Üretim
Jeotermal Enerji
Sahip olduğumuz enerjilerin büyük bölümünü dünyamızdaki enerji kaynaklarından elde ederiz. Bu enerjilerin en temiz, güvenilir ve sağlıklı olanı Jeotermal Enerji’dir. Yerin derinliklerindeki ısı kaynağı ile ısınarak, jeotermal bölgelerden yeryüzüne çıkan sıcak su, çeşitli tesislerle insanlık için kullanılabilir hale getirilir.
Jeotermal enerjinin ürünlerimize kattığı çok özel bir lezzet kaynağı vardır: Karbondioksit.
Yer kabuğunun derinliklerinden çıkan sıcak su ile birlikte yeryüzüne ulaşan karbondioksit gazları, Sare Agro tesislerine iletilerek üretime katılır. Doğal karbondioksit ile beslenen domateslerimiz eşsiz lezzetlerine, jeotermalin bu etkisi ile kavuşur.
Reverse Ozmoz Ünitesi
Kuyu suyu reverse ozmos sisteminden geçirilirek, domates için yetiştiricilikte istenmeyen elementlerden ve UV filtrelerle bakterilerden arındırılmaktadır.
Sare Agro, ürünlerinin insan sağlığına zararlı ağır metaller ve zararlı bakterileri içermediğini garanti eder.
Paketleme
Türk Gıda Kodeksi ve Global GAP Standartları doğrultusunda ürünler otomatik paketleme tesisimizde kalite kontrolden geçirilerek paketlenmektedir.
Sare Agro, uygun muhafaza koşulları altında paketlenen ürünlerin sağlığını uzun süre koruyacağını ve lezzetini koruyacağını müşterilerine garanti eder.
Otomasyon Merkezi
Tüm seralar sulama, gübreleme, iklimlendirme, ısıtma, havalandırma, sisleme ve gölgeleme sistemleri ile merkezi otomasyon ünitesinden kumanda edilmektedir. Bu sayede seralar tüm gün boyunca kontrol altında tutulmaktadır.
Zirai İlaç Kalıntısız Üretim
Türkiye'nin topraksız seracılık alanında biyolojik mücadele yöntemlerinin en iyi şekilde uygulandığı Sare Agro'da, yetiştirilen domateslerde sıfır ilaç kalıntısı garantisi verilmektedir.
Hormonsuz Üretim
Domates bitkisinde, çiçeklerin meyve oluşumu için genellikle hormon veya titreşim metodu kullanılmaktadır. Hormon kullanımı meyve kalitesine zarar vermekle birlikte insan sağlığını da olumsuz yönde etkilemektedir.
Sare Agro domates yetiştirilmesinde Bombus Arısı'nın kullanımını ilke haline getirmiş, hormonsuz ve ilaçsız üretim teknolojisi ile modern tesislerinde faaliyet göstermektedir.
Bombus Arısı kullanılan seralarda domatesler lezzetli, çekirdeği bol ve kaliteli olmaktadır.
Sare Agro, ürünlerinin hormonsuz ve katkısız yetiştirildiğini müşterilerine garanti etmektedir.
Ürünler
Sırık Salkım Salkım (Climbo) Domates: Sare Agro tesislerinde yetişen kırmızı renge sahip bu ürünümüz güz ve bahar aylarında üretilmektedir. Ortalama meyve ağırlığı 125g-140g, meyve çapı ise 57-67mm’dir. Salkım dizilişine sahip bu ürünümüz, meyve raf ömrü ile uzun yola dayanıklıdır.
Marvelance Domates: Sare Agro tesislerinde yetişen bu ürünümüz ortalama 130g-135g ağırlığındadır. Kış aylarında ekimi gerçekleştirilen bu ürün, çok sert, parlak renkli, açık ve kalın kaliks yapısına sahiptir.
Altess Domates: Sare Agro tesislerinde yetişen bu ürünümüz ortalama 125g-140g ağırlığında, parlak koyu kırmızı renkte ve salkımda 5 adet uniform meyvelere sahiptir. İlkbahar ve kış aylarında ekimi yapılan bu ürünümüz tüm yıl boyunca hasat edilebilen bir yapıya sahiptir.
Sürdürülebilirlik (Header Başlık)
Sare Agro tesisleri gelecek nesiller için yaşanabilir bir dünya bırakmak için gerçekleştirdiği üretimin her aşamasında sürdürülebilir enerji kaynaklarını kullanıyor.
Seralarda kullanılan kömür, doğal gaz gibi kaynakların aksine Sare Agro tesislerinde alan ısıtması için yer altındaki jeotermal sulardan elde edilen enerji kullanılıyor. Böylece kış aylarında sera içerisinde rahatlıkla dış sıcaklığa göre 25 C sıcaklık farkı yaratılabiliyor.
Daha fazla su tutma özelliğine sahip hindistan cevizi kabuğundan oluşan cocopeat alanında üretim gerçekleştirilerek su tüketiminde önemli tasarruf sağlanmaktadır. Ayrıca seradaki sulamanın %15’i yağmur suları ile sağlanarak su tasarrufu elde edilmektedir.
Biyolojik Mücadele
Doğal ve sağlıklı üretim yapmanın temeli, kimyasal ve biyolojik ilaçlar kullanmadan ürün elde edebilmektir. Sare Agro tesislerinde sağlıklı üretim için zararlı organizmaların sayılarının azaltılmasında yine organik canlılar kullanılır. Böylece kimyasal ilaçlara gerek kalmadan biyolojik mücadele doğa şartlarında olduğu gibi sağlanmış olur.